Hadım İbrahim Paşa Medresesi
Hadım İbrahim Paşa Medresesi
Günümüzde medresenin aslına uygun restorasyonu için adımlar atılsa da, yapının bulunduğu arazi ve çevresel koşullar nedeniyle, hakkettiği değeri görmekte zorlanmıştır. Sinan’ın bu nadide eserinin korunması, hem tarihî hem mimari miras açısından büyük önem taşımaktadır.
Dershanede, duvarların etrafını çevreleyen ve İstanbul Vakıflar Müzesi’nde bir bölümü halen korunan sıva üzerine yapılmış tezyinat şeridi, medresenin sanat değerini ortaya koyar. Zaman içinde harap olan medrese, 20. yüzyıl boyunca yeterince korunamamış, bazı bölümleri işgal edilmiştir.
Mescidin hemen dışında, avlunun bir kenarına inşa edilmiş olan medrese, küçük bir külliyenin parçası olarak Osmanlı eğitim hayatına hizmet vermiştir. Mimar Sinan’ın ustalığıyla planlanan medrese, ortada büyük kubbeli bir dershane ve önünde kubbeli revaklara sahip, ocaklı on bir hücreden oluşur.
Hücrelerin mimari işçiliği, mermer sütun başlıklarındaki baklavalı motifler ve rozetlerle süslenmiş taş işçiliğiyle İstanbul medreseleri arasında seçkin bir yere sahiptir.
